KAÇINMACI KİŞİLİK BOZUKLUĞU ve ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Makaleme şizoid kişilik bozukluğundan bahsederek başlamak istiyorum. Şizoid kişilik bozukluğu olan bireyler, sosyal ilişki kurma becerilerinden yoksundur ve bunun eksikliğini de pek duyumsamazlar. Bu bireyler soğuk ve mesafeli görünmekle birlikte, genelde çok yakın arkadaşları da olmaz. Ve ilgi alanları genelde bireysel etkinlikler içeren aktivitelerdir.
Kaçınmacı kişilik bozukluğu olan bireylerde ise, sosyalleşmeye ket vurma ve içe dönük yapılanma gözlemlenir. Bu durum sosyal ilişki ve etkileşime girmede isteksizlik örüntüsünü var eder. Eleştiri ve reddedilme korkusu ile insanlardan uzak kalmayı tercih eden kaçınmacı yapılar, genellikle etkileşim içinde olmaya ve sosyalleşmeye özlem duyarlar.
Şizoid kişilik bozukluğu yalnızlığından zevk alırken, kaçınmacı yapılar, başka insanlarla ilişki kurmak isterler. Ancak yukarıda da bahsettiğim gibi, eleştirilme veya reddedilme korkusu ile geri çekilmeleri akut bir kaygıya uzun vadede depresyona sebep olur.
Şizoid kişilik bozukluğu olan bireyler, kendini beğenmiş, soğuk ve eleştiriye duyarsızdırlar, ancak kaçınmacı kişilik bozukluğu olan bireyler utangaç, güvensiz ve eleştiriye duyarlıdırlar.
Son olarak genel bir özet gerekirse, şizoid kişilik bozukluğu olan birey sosyal ilişki kurma yeteneğinden yoksundur ve zaten bunun ihtiyacını hissediyor da değildir. Kaçınmacı kişilik bozukluğuna sahip bireyler ise, sosyal ilişki kurmayı arzulayıp özleseler bile, reddedilme, eleştirilme, dışlanma gibi kaygılardan dolayı bundan kaçınırlar.
Psikolog Tuğba Odabaşı
